top of page
Kübra Tüne Güven

Brüksel Gezilecek Yerler

Belçika’nın başkenti olan Brüksel, aynı zamanda Avrupa’nın başkenti olarak da biliniyor. Şehirde turist atraksiyonu çok fazla olmamasına rağmen estetik ve düzenli bir şehir olduğundan iyi vakit geçireceğinize eminiz. Zaten sadece patates kızartması ve waffle için gidilir bize sorarsanız Brüksel’de Gezilecek Yerler deyince akla ilk gelen büyük meydan ile listemize başlayalım:


Grand Place Meydanı (Grote Markt)




Brüksel şehrinin merkezini belirleyen bu güzel meydan aynı zamanda en bilinen ve tarihi binalarına, yani belediye binasına ve şehir müzesine ev sahipliği yapıyor. Burada oturup bir ışık şovu izlemeden gelinmemeli. Klasik müzik eşliğinde belediye binasına yansıtılan ışık oyunları sizi büyüleyecek. Akşam saatlerinde yapılan bu etkinliğe biz uzunca bir süre bakakaldık ve uçuk fiyatlara rağmen burada bir bar seçerek oturduk, sırf gösteriyi içeceğimizi yudumlayarak izleyebilmek için


Belediye Binası (Hotel De Ville)




Yukarıda da bahsettik, Brüksel’de Gezilecek Yerler deyince akla ilk gelen bina ve şehrin sembolü olmasının yanı sıra oldukça etkileyici mimariye sahip yapı. Büyük meydana gider gitmez gözünüze çarpacak. Bol bol fotoğraf çektiriniz, zira Brüksel’i gezdiğinize dair en önemli kanıt bu binayla çekilmiş fotoğraftır.


Kraliyet Sarayı (Royal Palace)




Kral ve ailesi artık burada yaşamıyor olsa da, resmi kraliyet sarayı burasıdır. Şehir merkezinde Brüksel parkının arkasında yer alır.


İşeyen Çocuk Heykeli (Manneken Pis)




Bu heykelden o kadar çok bahsedilir ki artık Brüksel’in simgelerinden biri haline gelmiştir. Biz gitmeden önce elbette ki araştırmalarımızda heykeli listemize eklemiştik, ama boyutuna hiç bakmadığımız için böyle görkemli bir heykel bekliyorduk. Büyük meydana oldukça yakın konumda bulunan heykeli ilk gördüğümüz an açıkçası şaka mı diye etrafa baktık. Çünkü 61 cm uzunluğundaki bu el kadar heykel, hiç görkemli hatta ilgi çekici dahi değil Ama tabi ki bu gidip görmenize ve önünde komikli resimler çekinmenize engel değil .


St. Michael ve St. Gudula Katedrali




Brüksel’in Treurenberg Tepesi’nde bulunan gotik katedral. Avrupa’da katedral görmekten yorulanlar belki sıkılabilir fakat mimarisi oldukça ilgi çekicidir. Ayrıca kraliyet cenazeleri ve düğünleri burada yapılıyor, görmek için bir sebep olabilir. Zaten girişi de ücretsiz.


Atomium




Demir kristalinin büyütülmüş hali olarak tasarlanmış Brüksel’in en önemli turist atraksiyonlarından biri olan bina, ziyaretçiye açık. Küreler arasında dolaşıp bu heyecanı yaşayabilirsiniz, yalnız bir 12 Euro ödemeniz gerekecek Giriş saatleri ve güncel ücretler için aşağıdaki sayfayı inceleyebilirsiniz:

http://atomium.be/prices.aspx


Mini Europe




1989 yılında açılan Mini Europe ‘un içinde toplamda 80 Avrupa şehrinden 1/25 ölçeğinde 350 adet ünlü bina minyatürü bulunuyor. Miniatürk’ü görmüşseniz bunun büyük çaplı Avrupa versiyonu da ilginizi çekebilir, tabi Miniatürk’ten seneler öncesinde yapılmış. Ben çok ilginç bulmadım, meraklısı için giriş 15 Euro. Güncel fiyatlar için aşağıdaki sayfayı inceleyebilirsiniz: http://www.minieurope.com/en/practical/individual-prices/


Notre Dame de la Chapelle


Küçük olduğundan biraz hakkı yenmiş bir kilise. Ama mimarisi oldukça etkileyici. İlginizi çekiyorsa kaçırmayın.


Royal Museum of the Armed Forces and Military History


2. Dünya savaşından kalma Savaş malzemeleri, uçaklar ve koleksiyon malzemelerini barındırıyor. Brüksel’de Gezilecek Yerler listesinin en bilinen müzelerinden biri, gitmeye değer bir koleksiyon bana sorarsanız.


Cinquantenaire Parkı


Yaklaşık 30 hektarlık ferahlatıcı ve dinlendirici bir park. Şehrin karmaşasından sıkılanlar nefes almaya gidebilir. U şeklinde dikilmiş bir Arch görebilirsiniz, Belçika’nın özgürlüğünü temsilen yapılmış bu parktaki estetik kapı. Park 1880’de, Arch 1905’de yapılmış.


Saint Jacques sur Coudenberg


Kiliseden sıkılmadım, mimari görmek istiyorum diyenlere hitaben, Place Royal meydanındaki bu kilise ziyaret edilmeye değer. Neoklasik mimari ile inşa edilmiş bu kilise, tarihinde bir çok farklı düzene (bir zaman hukuk tapınağı olarak kullanılmış mesela) ev sahipliği yapmış. Kraliyet Sarayı’na nasılsa gideceksiniz, gittiğinizde buraya da uğrayın. Görmeye değer.


Müzik Aletleri Müzesi


Brüksel’de, şehri ziyaret eden gezginlerin en çok ilgilerini çeken müze bu olmuş. Müziğe ilgisi olanlar için kaçırılmaz olan bu müzede, çok sayıda farklı enstrüman sergilenmesinin yanı sıra hepsinin sesini kulaklıklardan dinleyebiliyorsunuz. Kesinlikle gitmeye değer. Giriş ücreti 8 Euro olup güncel fiyatları bu sayfadan takip edebilirsiniz:


Train World


Brüksel’de Gezilecek Yerler yazımıza yeni açılan bu etkinlikle devam edelim. 2015 yılında açılan yeni müzeyi biz ziyaret edemedik ne yazık ki, ama gidenlerin dediğine göre geçmişten geleceğe bir yolculuk gibiymiş ve oldukça keyifliymiş. Giriş ücreti 10 Euro olan müzenin güncel fiyat bilgisi için aşağıdaki sayfayı takip edebilirsiniz:


Horta Müzesi


Mimar Victor Horta’nın kendi evi ve stüdyosunda oluşturulan müze, Art Nouveau yani aslında Avrupa’da bolca örneğini gördüğümüz dekoratif süslemelerin, çizimlerin ve mimarinin bir gösterimi şeklinde kurulmuş. Biz girmedik, girenler nostaljik bir babaanne evini hatırlattığını söylüyor Giriş ücreti 10 Euro, güncel fiyat ve detay bilgileri için aşağıdaki sayfayı takip edebilirsiniz:



34 görüntüleme0 yorum

Son Yazılar

Hepsini Gör

Comentários

Não foi possível carregar comentários
Parece que houve um problema técnico. Tente reconectar ou atualizar a página.
bottom of page